- konulmamış
- adj. unplaced
Turkish-English dictionary. 2013.
Turkish-English dictionary. 2013.
eyersiz — sf. Eyer vurulmamış, sırtına eyer konulmamış (hayvan) Hüseyin, yarı beline kadar çıplak, yanında duran eyersiz bir atı yelesinden tutmuş, duruyor. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
gizli şeker — is., tıp Henüz teşhisi konulmamış veya yüksek düzeyde seyretmeyen şeker hastalığı … Çağatay Osmanlı Sözlük
harekesiz — sf. Hareke konulmamış … Çağatay Osmanlı Sözlük
peynirsiz — sf. İçine peynir konulmamış, peyniri olmayan … Çağatay Osmanlı Sözlük
yağsız — sf. 1) Yağı olmayan 2) Yağı az 3) İçine yağ konulmamış, yağ ile yapılmamış 4) mec. İnce, zayıf … Çağatay Osmanlı Sözlük
ULUM-U NAZARİYE — Yalnız görüş halinde kalmış, tatbikata konulmamış ilimler, teoriler … Yeni Lügat Türkçe Sözlük